27 Aralık 1919 günü öğleden sonra saat üçü on geçiyordu.
Dikmen bağlarının önünde küçük bir çeşme yanında karşılama heyeti bekliyordu. Burası Atatürk’ ün Ankara’ da
gördüğü ilk yerdi. Uzaktan bir korna sesi
bütün heyeti yerinden oynatmıştı. Yokuş
toz dumana karışmıştı, alkış ve yaşa sesleri yeri göğü inletiyordu.
Mustafa Kemal Paşa bu kalabalık karşısında şaşalamıştı. İki büyük sancak
dikilmişti. Burada iki kurban kesildi. Mustafa Kemal Paşa otomobilinden indi.
Herkesin ayrı ayrı ellerini sıktı. Etrafındaki seymenlere ve zeybek alayına gür
bir sesle seslendi :
-
Merhaba efeler !...
Efeler hep bir
ağızdan:
-
Sağol, paşa hazretleri …
Mustafa Kemal
Paşa :
-
Arkadaşlar buraya niçin geldiniz ?
Efeler hep bir ağızdan :
-
Millet yolunda kanımızı akıtmaya geldik !...
Mustafa Kemal
Paşa :
-
Fikrinizde sabitmisiniz ?...
Tekrar
Efeler bağırdılar :
-
Andolsun !...
Mustafa Kemal Paşa gözleri
yaşararak :
-
Var olun yiğitler !...
Ankara, Paşa’ yı emsali görülmemiş bir coşkuyla
karşılamıştı…
Atatürk
Ankara’ ya geldiği bu mutlu günü Söylev’ de şöyle anlatır : “ Sivas’ tan
Kayseri yoluyla Ankara’ ya gitmek
üzere yola çıkan Heteti Temsiliye, bütün yol boyunca ve Ankara’ da büyük ulusumuzun sıcak ve içten
yurtseverlik gösterileri içinde bugün buraya geldi. Ulusumuzun gösterdiği
birlik ve beraberlik, ülkemizin geleceğini güven altına alma konusundaki inancı
sarsılmaz bir biçimde destekleyecek niteliktedir. Şimdilik Heyeti Temsiliye
merkezi Ankara’ dadır..” (Mustafa Kemal
Atatürk, Söylev, XXII. Dizi, s 2 )
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder